Yükleniyor, lütfen bekleyiniz.

Prof. Yusuf Çalışkan: Tercüme Problemlerinin Giderilmesi, Hukuki Güvenlik ve Milletlerarası Özel Hukuk Adaleti İçin Gerekliliktir

24.04.2018
Prof. Yusuf Çalışkan: Tercüme Problemlerinin Giderilmesi, Hukuki Güvenlik ve Milletlerarası Özel Hukuk Adaleti İçin Gerekliliktir
Prof. Dr. Yusuf Çalışkan, Antalya Bilim Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından düzenlenen “Milletlerarası Özel Hukukta Güncel Meseleler” başlıklı sempozyumda konuştu.

İbn Haldun Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Çalışkan, Antalya Bilim Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından düzenlenen “Milletlerarası Özel Hukukta Güncel Meseleler” başlıklı sempozyumda, "Milletlerarası Özel Hukukta Uluslararası Anlaşmaların Uygulanması: Tercüme ve Yorum Problemleri" başlıklı bir tebliğ sundu. Prof. Çalışkan, tercüme sorunlarının giderilmesinin, hukuki güvenlik ve milletlerarası özel hukuk adaletinin sağlanması açısında bir gereklilik olduğuna dikkat çekerek, "Ancak, bu problemlerin giderilmesinde anlaşmanın yorumunun nasıl yapılacağı önemli bir husustur" ifadesini kullandı. 

Antalya'da düzenlenen "Milletlerarası Özel Hukukta Güncel Meseleler" başlıklı sempozyuma, Milletlerarası Özel Hukuk alanında çalışan akademisyenler ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ve Göç İdaresi Genel Müdürlüğü yetkilileri katıldı. Sempozyumda, Türk Vatandaşlık Hukuku, Yabancılar Hukuku, Kanunlar İhtilafı Hukuku, Milletlerarası Usul Hukuku ve Uluslararası Tahkim alanında güncel gelişmeler değerlendirildi. Prof. Yusuf Çalışkan sunduğu tebliğde, Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un (MÖHUK) 1. maddesi ve anayasanın 90. maddesi gereği, yabancı unsurlu ilişkilerde uygulanacak hukuk konusunda ve milletlerarası usul hukukuna ilişkin konularda Türkiye'nin taraf olduğu bir anlaşma var ise, bu anlaşmanın öncelikle uygulanacağına vurgu yaptı. "Ancak, uluslararası anlaşmalarda dil ve tercüme problemi, egemen devletlerin imzalamış olduğu anlaşmaların uygulanmasında sıklıkla görülmektedir." diyen Prof. Çalışkan, kabul edilen dilde hazırlanan anlaşmanın daha sonra diğer resmi dillere tercüme edildiğini vurgulayarak, "Tercüme sırasında teknik hatalar, anlam ve yorum problemleri nedeniyle sorunlar yaşanabilmektedir." ifadelerini kullandı. Prof. Çalışkan şöyle devam etti: "Anlaşmanın asıl metni ile tercüme metni arasındaki dilsel uyumsuzluklar, teknik hatalardan olabileceği gibi, tercüme ederken metindeki bazı kelimelerin tercümesinin unutulması şeklinde olmaktadır. Tercüme problemlerinin giderilmesi, hukuki güvenlik ve milletlerarası özel hukuk adaletinin sağlanması açısından bir gerekliliktir. Ancak, bu problemlerin giderilmesinde, anlaşmanın yorumunun nasıl yapılacağı önemli bir husustur."

Prof. Çalışkan, uluslararası anlaşmalardaki tercüme problemleri ve bu problemlerin uluslararası hukuk ve Türk hukukunda nasıl giderilmesi gerektiğinin değerlendirilmesinin önem taşıdığını belirterek, bu değerlendirme sırasında mukayeseli hukuktan faydalanmanın ve diğer ülkelerden örnekler vermenin önemli olduğunu kaydetti. Prof. Çalışkan, "Özellikle Türk yatırımcılarının yatırım yaptıkları devletlerin hukuka aykırı uygulamalarına karşı uluslararası yatırım tahkimine başvurduklarında, davaların dayanağını oluşturan iki taraflı yatırım anlaşmalarındaki tercüme ve yorum sorunları önemli hak ihlallerine sebep olmaktadır.  Bunun yanında, yabancı unsurlu her hangi bir dava da, tercüme problemli bir anlaşmanın hakim tarafından uygulanması, ciddi hak kayıplarına sebep olabilmektedir." ifadelerini kullandı.

"Uluslararası anlaşmanın bir hükmünü netleştirmek için, önce anlaşma yorumlanmalı"

Prof. Çalışkan, uluslararası anlaşmanın yer aldığı bir uyuşmazlıkta, o anlaşmanın bir hükmünün anlamının netleştirilmesi, uygulama konusunun ve alanının belirlenmesi, anlaşmanın yürürlüğe girip girmediği gibi hususların tespiti için, anlaşmanın yorumlanmasının gerektiğine vurgu yaptı. Prof. Çalışkan'a göre anlaşmaların yorumlanmasında ilk bakılacak husus ise, o anlaşmada yoruma ilişkin herhangi bir hükmün olup olmadığı. Tebliğinde konuyu bir örnekle açıklayan Prof. Çalışkan, "1980 tarihli Viyana Satım Anlaşması (CISG)’nın 7. maddesinde anlaşmanın nasıl yorumlanacağına ilişkin hüküm bulunmaktadır.   Eğer, anlaşmada böyle bir hüküm var ise, o hükme göre anlaşma yorumlanmalıdır.  Eğer, anlaşmada yoruma ilişkin bir düzenleme yok ise, uluslararası uygulamada, yargı organları veya hakem heyetleri, uluslararası anlaşmaları yorumlarken, 1969 Tarihli Viyana Anlaşmalar Hukuku Sözleşmesi’nin yoruma ilişkin 31 ve 32 maddelerini dikkate almaktadırlar.  Ancak vurgulamak gerekir ki, genel kuralları düzenleyen 31. madde ile tamamlayıcı yorum araçlarını düzenleyen 32. madde arasında uygulamada herhangi bir hiyerarşik yapı kabul edilmemekte, her iki maddenin hükümleri birlikte uluslararası anlaşmaların yorumlanmasında kullanılmaktadır." dedi.

Prof. Çalışkan, uluslararası anlaşmalardaki tercüme sorunlarının giderilmesinde, küreselleşme ile birlikte artan uluslararası ilişkilerin yeniden düzenlenmesi bağlamında, “Uluslararası İlişkilerin Yürütülmesi ve Koordinasyon” hakkında çıkarılan genelge çerçevesinde,  uluslararası anlaşmaların nasıl hazırlanacağı ve imzalanacağına ilişkin hususların ayrıntılı şekilde ifade edildiğine dikkat çekerek, "Bu bağlamda, uygulayıcılara, akademisyenlere ve başta Dışişleri Bakanlığımızın ilgili birimleri olmak üzere, diğer ilgili bakanlıkların temsilcilerine önemli görevler düşmektedir.  Ayrıca, milli mahkemelerde, uluslararası anlaşmaların uygulanmasında, tercüme problemi bulunduğu tespit edilirse, anlaşmada kabul edilen geçerli resmi metin dikkate alınarak sorunun giderilmeye çalışılması yerinde olacaktır." diye konuştu.

Fotoğraflar