İbn Haldun Üniversitesi 7. Mezuniyet Töreni, 28 Haziran 2025 tarihinde İbn Haldun Üniversitesi Külliyesi’nde yoğun bir katılımla gerçekleştirildi. T.C. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın onur konuğu olarak konuşma yaptığı 2024 – 2025 Akademik Yılı Mezuniyet Töreni’nde lisans ve lisansüstü bölümlerimizden mezun ve mezun adayı öğrencilerimiz, diplomalarını hocalarının ellerinden teslim aldılar. Amfi Tiyatro’da düzenlenen törende iş, akademi ve siyaset dünyasından geniş bir davetli grubu da mezun öğrencilerimizin heyecanı ve mutluluğuna şahitlik etti.
İbn Haldun Üniversitesi’nin 7. Mezuniyet Töreni’nin selamlama konuşmalarında, onur konuğu olarak davet edilen T.C. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Cevdet Yılmaz, konuşmasına Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın mezun öğrencilerimize ilettiği selam ve başarı dileklerini aktararak başladı. Yılmaz, merkezinde ilim olan kadim bir mirasın taşıyıcısı konumundaki üniversitelerin ve bu kurumlarda yetişen nesillerin sorumluluklarına dikkat çekerek, usul ve metodoloji açısından İbn Haldun’un bıraktığı entelektüel mirasa vurgu yaptı. Akademisyenlerin, öğrencilere düşünme yöntemleri kazandırma konusundaki görevlerini hatırlatarak, üniversitelerin yalnızca bilgi aktaran değil, fikri derinlik kazandıran kurumlar olması gerektiğinin altını çizdi. Türkiye Yüzyılı’na giden yolda yükseköğretim kurumlarına düşen görevleri üç temel başlıkta özetleyen Yılmaz; eğitim, araştırma ve kalkınma başlıkları altında üniversitelerin toplumsal gelişime katkı sağlama misyonuna değindi. Kaliteli eğitimin ve sosyal faydaya dönüştürülmüş bilginin, hedeflenen ideallerin inşasında oynayacağı rolü vurguladı. Eğitimin yalnızca yerli imkânlarla sınırlı kalmaması gerektiğini belirten Yılmaz, uluslararası misyonun, Batı’daki bilgiyle ve kendi kadim mirasımızla eş zamanlı işlenerek sunulmasının önemine değindi. Bu bağlamda İbn Haldun Üniversitesi’nin yapay zekâ destekli eğitim vizyonunu, yeni dünya düzenini takip eden ve kendi ilmi misyonuna uyarlayan bir yaklaşım olarak değerli bulduğunu ifade etti. Eğitimde fırsat eşitliğinin ve sosyal adaletin önemini vurgulayan Cevdet Yılmaz, adalet temelli, çok medeniyetli bir paradigma kurmanın gerekliliğine dikkat çekti. Tek bir doğrunun ya da modernleşme yönteminin olmadığını belirterek, her medeniyetin bilgi üretme çabasının kıymetini hatırlattı. Bilginin ahlaki, vicdani ve hukuki temellerden kopuk üretildiğinde hakiki anlamda fayda sağlamayacağını, bu nedenle bilgiyi hikmetle, gücü ise merhametle buluşturmamız gerektiğini ifade etti.
Konuşmasını, tüm mezun öğrencilerimizi tebrik ederek ve başarı dileklerini ileterek tamamladı.
Mezuniyet Törenimizin selamlama konuşmalarında Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Hatice Akıncı Yılmaz, mezunları uğurlamanın yalnızca bir veda değil, aynı zamanda yeni bir fikrî ve toplumsal yürüyüş olduğunu vurgulayarak bunun yüksek bir sorumluluk taşıdığını ifade etti. İbn Haldun Üniversitesi’nin, kalbiyle düşünenlerin, adalet arayışını şiar edinenlerin ve hakikatin sesi olmayı amaçlayanların yuvası olduğunu dile getiren Yılmaz, öğrencilerimizin ve akademisyenlerimizin dünyada yaşanan haksızlıklara ve soykırımlara karşı gösterdiği vicdani duyarlılığın altını çizdi. Üniversitelerin yalnızca akademik değil, aynı zamanda ahlaki ve vicdani bir özne olması gerektiğine dikkat çeken Yılmaz, diplomaların yalnızca bir mezuniyet belgesi değil; kimlik, duruş ve sorumluluk simgesi olduğunu belirtti. Gençlerin bilgiyle birlikte hikmeti, başarıyla birlikte adaleti, özgüvenle birlikte merhameti taşıyarak dünyaya anlam katmaları gerektiğini ifade ederek konuşmasını, akademisyenlerimize, öğrencilerimize ve ailelerine teşekkürlerini sunarak sonlandırdı.
Mezuniyet Törenimizin selamlama konuşmalarında İbn Haldun Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İrfan Gündüz, üniversitemizin “yedinci meyvesini vermiş bir ağaç” olduğunu belirterek daha nice meyveler vereceğine olan inancını dile getirdi. Öğrenci-öğretmen dengesini merkeze alan bir eğitim anlayışıyla hareket eden üniversitemizin, geleceği şekillendiren eller aracılığıyla yeni paradigmalar üreten ve gelişimini sürdüren bir kurum olduğunu vurgulayan Gündüz, İbn Haldun Üniversitesi’nin rafine lider insan kaynağı yetiştiren bir merkez olarak medeniyet tarihine katkı sunduğunu ifade etti. Mezun olan gençlerin içeride imar olup, dışarıda mimar bir bilinçle Türkiye Yüzyılı için gayretle çalışmaları gerektiğini belirten Gündüz, tek yönlü bir ilim anlayışının yetersizliğine işaret ederek hem Doğu’yu hem Batı’yı kuşatan “zü’l-cenaheyn” bir zihniyetin önemini vurguladı. Ne yaptığını ve ne yapacağını bilen bireyler yetiştirmenin, “efrâdını câmi, ağyârını mâni” bir fikrî çerçeveyle mümkün olacağını belirterek konuşmasını tamamladı.
Mütevelli Heyeti Başkan Vekilimiz Necmeddin Bilal Erdoğan, selamlama konuşmalarında İbn Haldun Üniversitesi’nin iddialı bir mükemmeliyet merkezi vizyonuyla, Batı sonrası çağı yakalayacak bir sosyal bilimler üniversitesi olma hedefini vurgulayarak konuşmasına başladı. “Fikrî bağımsızlık” ilkesi çerçevesinde, dogmalardan arınmış zihinlerin hem bilimsel ilerlemelerle hem de kendi medeniyet mirasımızın birikimleriyle yeni bir zihniyet inşa etmesi gerektiğine dikkat çekti. Mukayeseli eğitim metodunu esas alan ve düşünsel özgüven temelli bir eğitim anlayışı benimseyen üniversitemizin, bu yönüyle merkezi bir farkındalık üretmeyi amaçladığını belirtti. Erdoğan, Türkiye’nin dünya sahnesindeki yeni rolünü kavrayan bir öğrenci profili ile alternatif paradigmaların inşa edilmesi gerektiğinin altını çizerek, üniversitelerin bu fikrî atılımın öncüsü olması gerektiğini ifade etti. İbn Haldun Üniversitesi’nin her geçen yıl gelişen ve büyüyen misyonuna dikkat çekerek, öğrenci merkezli etkinlikler, bilimsel projeler ve akademik başarılarla şekillenen kurumsal vizyonumuzu değerlendirdi. Uzun vadeli hedeflere istikrarlı bir çabayla ulaşılabileceğini vurgulayan Erdoğan, yeni bir paradigma kurma niyetiyle yola çıkan bir üniversite inşa etmenin zorluklarına değinerek, bu süreçte fedakârca emek veren tüm akademisyenlere teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı.
Mezuniyet Törenimizin selamlama konuşmalarında İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Atilla Arkan, öğrencilerimizi mezun etmenin gururunu paylaşarak, her bir mezunun artık daha büyük ve hassas bir sorumlulukla hareket etmesi gerektiğini ifade etti. Güçlü bir Türkiye idealine katkı sağlayacak nitelikli bireyler olarak yetişen öğrencilerimize, onların yolculuklarında rehberlik eden akademisyenlerimize ve destekleriyle her daim yanlarında olan kıymetli ailelerine teşekkürlerini sundu. Üniversitemizi, “daha adil bir dünya ve daha parlak bir Türkiye geleceği için tarihe not düşülmüş bir girişim” olarak tanımlayan Arkan, lisans ve lisansüstü programlarımızın kapsamına değinerek eğitim-öğretim süreçlerinde uygulanan yenilikçi ve yapay zekâ destekli modellerin, uluslararası yayılım misyonuyla birlikte şekillendiğini vurguladı. İbn Haldun Üniversitesi’nin araştırma üniversitesi olma hedefi doğrultusunda kararlı ve vizyoner adımlarla ilerlediğini belirterek konuşmasını tamamladı.
Diploma Töreni’nde Lisans mezunları adına Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunumuz Yusuf Fahmy ve Lisansüstü mezunları adına ise Medeniyetler İttifakı Enstitüsü mezunumuz Sunbul Sayedi birer konuşma yaptı.
Törende ayrıca Üniversitemizdeki araştırma kültürünü desteklemek ve öğrencilerimizi teşvik etmek amacıyla verilen "Yılın Doktora Tezi Ödülü" ile "Öncü Araştırmacı Ödülü" de sahiplerine teslim edildi. Yılın Doktora Tezi Ödülü'ne “Muslihuddin Lârî: An Intellectual Of Three Empires” başlıklı teziyle, Tarih Doktora Programı mezunumuz Nilab Saeedi layık görüldü. Klinik Psikoloji Doktora Programı öğrencimiz Mehmet Seyda Tepedelen de "Öncü Araştırmacı Ödülü"na hak kazandı.
Tören, lisans, yüksek lisans ve doktora diplomalarının takdimi ve kep atma ritüeliyle sona erdi.